24.10.15

4.Tenere Kaz Dağları kampı mayıs 2015


 
4.tenere kampı 2015 Mayıs ayında Balıkesir Kazdağları'nda, etkinlik daveti gelince seviniyorum. Çünkü motorumla katılacağım ilk kamp olacak bu. Ve bu motorla yapacağım en uzun yol olacak ki kendimin ve motorumun sınırlarını da göreceğim. Bu sene havalar bir türlü ısınamamış ve o tarihe yine yağmur veriyor olmasına rağmen hazırlıklarımı yapıp yola çıkıyorum. Dura kalka güzel bir yol yapıyorum ki evciler köyüne gelmeden yolda birden arı sokuyor beni boynumdan. Yolda duracak güvenli bir yer göremediğimden evcilere kadar acı içinde gelip köyün girişinde duruyorum. Köydeki bir ihtiyar amca yanıma gelip bana kamp yerini tarif ediyor ama ona arı soktuğunu söyleyince bana’’ bekle burda beni’’diyip gidiyor. Zaten sürecek gücüm yok, sanki ellerim titriyor. Bir süre sonra gelip bana dağ kekiği getiriyor.’’bunu ağzında çiğne ve arının soktuğu yere koy ‘’diyor. O sırada kamp yerindeki arkadaşlarımı arıyorum gelip beni almaları için. 10dk sonra onlarda geliyor ve köyün içine girip geleneksel olarak bilinen tüm ilaçlar yapılıyor boynuma. Ve ben arkadaşımın arkasına binip hava kararmış olmasına rağmen kampın yolunu tutuyoruz. Yol yine çok karışık ve tam bir arazi yolu. Ağaçlarda işaretler varmış ama yine görmüyoruz. Gece 3'e kadar gelenler oluyor. Zor olan yol haliyle hava kararınca daha karışık. Pek çok kişi geç de olsa bulmasına rağmen bir kısım da yolu bulamadığından vazgeçip dönmüş olduğunu duyuyoruz. Arkadaşlarımın beni almasından dolayı kendimi şanslı hissediyorum. O bölgede yaşayan ve bir restaurantı olan arkadaşımızdan akşam yemeği olarak ızgara balık – salata ziyafeti yaşıyoruz. Enfes..Zaten balık çiğ bile olsa yeriz hem acıkmışız hem dostlarımızlayız. Yine sabah olduğunda yerin, doğanın güzelliğini görüp büğüleniyorum. O zahmetli yola değdi gerçekten.. Ayazma dedikleri bölgedeymişiz. Yunan mitolojisinde İda dağı olarak bilinen kaz dağları tarihin ilk güzellik yarışması yapılan yermiş. Bu bölge güzel kızlarıyla ünlüymüş meğer.
 


 




Haliyle Tenere kampının bir özelliğide doğayla olan mücadeleye karşı yapılan bir kamp olduğu için festivallerle karıştırmamak gerekir diye düşünüyorum. Festivallerde gelen katılımcıların rahat ettirmek için herşey düşünülürken (yani tuvalet,su yeme-içme imkanları) doğa kamplarında, doğanın içinde bizim mücadelemiz yer alır. Her yer tuvalettir. Ya yanında getirdiğin su olur ya en yakın yerleşim yerinden ihtiyaçlarını karşılarsın. Tuvalet için bir kilometre tepe çıkman gerebilir. Kafa lambanın yada kamp ateşinin aydınlattığı yer kadar görürsün çevreni. Ama ben gibi sadece çadırını alıp gitsen de sorun yok çünkü yan taraftaki çadırdan bir bardak çay yada bir parça ekmek arası peynir gelir nasılsa..





 
 





O gün sabah bir de Erdem önen ve Barışkan Çaldağ’ı 23 gün , 25 ülke,41bin kilometre sürecek Nordcapp ‘a , ( 19 ülke 13.000 km ) Koral Kaplan’ıda ne kadar süreceği belli olmayan önce doğuya doğru başlayıp bir dünya turuna imrenerek uğurluyoruz. Yine hatıralarımda çok güzel anılarla,dostluklar dolu iki gün geçirip evime dönüyorum.


Ayrıca Tenere Türkiye grubuna ve bu kamplara dahil olmak isteyenler facebookdan ekleyebilirler.

Bundan yirmi yıl sonra yapmadığınız şeylerden dolayı, yaptıklarınızdan daha fazla pişman olacağız.. Hepimizin gidemesek bile gidebileceğimizi düşündüğümüz bir yolumuz, hayalimiz olması ümidiyle..
 

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Motosikletle Frigden Volgaya macerası 1.bölüm

Geçen sene #afyondannepale sürüşümün bana göre başarı ile geçmesinin ardından daha henüz  dönüş yolundayken seneye nereye gitmeli düşünce...